اَلْحَجْلُ [el-ḩacl] (حَمْلٌ [ḩaml] vezninde) ve
اَلْحَجَلَانُ [el-ḩacelân] (fetehâtla) Ayağı bukağılı kimse bir ayağını kaldırıp dîger ayağı üzere çöküp sıçrayarak yürümek maʹnâsınadır; yukâlu: حَجَلَ الْمُقَيَّدُ حَجْلًا وَحَجَلَانًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَالْأَوَّلِ إِذَا رَفَعَ رِجْلًا وَتَرَيَّثَ فِي مَشْيِهِ عَلَى رِجْلِهِ Ve sekerek yürümek maʹnâsınadır; yukâlu: حَجَلَ الْغُرَابُ إِذَا نَزَا فِي مَشْيِهِ Ve iki nesne beyninde hâ΄il olmak maʹnâsınadır; yukâlu: حُجِلَ بَيْنَهُ وَبَيْنَهُ عَلَى بِنَاءِ الْمَجْهُولِ إِذَا حُيِّلَ
اَلْحِجْلَانُ [el-ḩiclân] (ḩâ’nın kesri ve cîm’in sükûnuyla) Kezâlik cemʹi.
اَلْحَجَلَانُ [el-ḩacelân] (fethateynle) Ayağı bağlı olanın yürümesi gibi yürümek; yukâlu: حَجَلَ الطَّائِرُ يَحْجُلُ حَجَلَانًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ وَالثَّانِي Ve
حَجَلَانٌ [ḩacelân] Esnâ-yı meşyde sıçramağa dahi derler, sinirlenmiş devenin üç ayağı üzere yürümesi gibi yâhûd oğlanın bir ayağı üzere yâhûd iki ayağı üzere sıçrayarak yürümesi gibi.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı