enât ~ أَنَاةٌ

Kamus-ı Muhit - أناة maddesi

اَلْأَنَاةُ [el-enât] (قَنَاةٌ [ḵanât] vezninde) ve

اَلْأَنَى [el-enâ] (عَلَى [ʹalâ] vezninde) Hilm ve rıfk ve vakâr ve temkîn maʹnâsınadır; yukâlu: إِنَّهُ لَذُو أَنَاةٍ وَأَنًى أَيْ حِلْمٍ وَوَقَارٍ Ve

أَنَاةٌ [enât] Şol hatuna denir ki bir işe yerinden kesel ve fütûr ile kalkar ola; yukâlu: إِمْرَأَةٌ أَنَاةٌ أَيْ فِيهَا فُتُورٌ عِنْدَ الْقِيَامِ

Vankulu Lugatı - أناة maddesi

اَلْأَنَاةُ [el-enât] (hemzenin fethi ve nûn’un tahfîfiyle قَنَاةٌ [ḵanât] vezni üzere) İsmdir, intizâr maʹnâsından. Ve قَنَاةٌ [ḵanât] kâhrîz maʹnâsınadır; tekûlu: تَأَنَّيْتُكَ حَتَّى لَا أَنَاةَ بِي Ve

أَنَاةٌ [enât] Nisâ tâyifesinden şol kimseye dahi derler ki ayak üzere kıyâm ederken fütûr ve te΄ennî ile kıyâm eyleye. Ve Sîbeveyhi eyitti: أَنَاةٌ [enât]ın aslı وَنَاةٌ idi أَحَدٌ [eḩad] ile وَحَدٌ [veḩad] gibidir وَنَى [venâ]den me΄hûz olmakla, zaʹf maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı