eş-şumûl ~ اَلشُّمُولُ

Kamus-ı Muhit - الشمول maddesi

اَلشَّيْمَلُ [eş-şeymel] (صَيْقَلٌ [ṡayḵal] vezninde) ve

اَلشَّأْمَلُ [eş-şe΄mel] (hemze ile جَعْفَرٌ [caʹfer] vezninde) ve

اَلشَّمَلُ [eş-şemel] (fethateynle ve kalîlen mîm’in sükûnuyla) ve

اَلشَّمْأَلُ [eş-şem΄el] (mîm’in hemzeye takdîmiyle جَعْفَرٌ [caʹfer] vezninde ve gâhca lâm’ı müşedded olur) ve

اَلشَّوْمَلُ [eş-şevmel] (جَوْهَرٌ [cevher] vezninde) ve

اَلشَّمُولُ [eş-şemûl] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) ve

اَلشَّمِيلُ [eş-şemîl] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) cümlesi شَمَالٌ [şemâl] lafzından lügattır, rîh-i mezbûreye denir.

Vankulu Lugatı - الشمول maddesi

اَلشُّمُولُ [eş-şumûl] (zammeteynle) Bir nesneyi ihâta etmek; yukâlu: شَمَلَهُمُ الْأَمْرُ يَشْمُلُهُمْ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا عَمَّهُمْ ve yukâlu: شَمَلَهُ يَشْمُلُهُمْ مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ لُغَةٌ فِيهِ وَلَمْ يَعْرِفْهَا الْأَصْمَعِيُّ Ve

شُمُولٌ [şumûl] Rüzgâr dönüp şimâlden esmeğe dahi derler; yukâlu: شَمَلَتِ الرِّيحُ تَشْمُلُ شُمُولًا إِذَا تَحَوَّلَتْ شَمَالًا

اَلشَّمُولُ [eş-şemûl] (şîn’in fethi ve mîm’in zammı ve meddiyle) Hamr maʹnâsınadır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı