اَلْإِبْذِقْرَارُ [el-ibžiḵrâr] (ḵâf ile إِبْذِعْرَارٌ [ibžiʹrâr] vezninde) Her tarafa perâkende olmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِبْذَقَرَّ الْقَوْمُ إِذَا تَبَدَّدُوا وَتَفَرَّقُوا Ve إِبْذِعْرَارٌ [ibžiʹrâr] maʹnâsınadır; yukâlu: إِبْذَقَرَّتِ الْخَيْلُ بِمَعْنَى إِبْذَعَرَّتْ ve minhu yukâlu: مَا ابْذَقَرَّ الدَّمُ فِي الْمَاءِ أَيْ لَمْ يَتَفَرَّقْ أَجْزَاؤُهُ فَيُمْتَزَجَ بِهِ وَلَكِنَّهُ مَرَّ فِيهِ مُجْتَمِعًا مُتَمَيِّزًا مِنْهُ Yaʹnî “Su içre kanın eczâsı dağılmadı ki su ile gereği gibi mümtezic ola, lâkin suda eczâsı müctemiʹ ve sudan ayrıca olarak akıp gitti.” Niteki nehr-i Nîl deryâya mülâkî oldukta hayli yere dek karışmayıp öylece mütemeyyizen akıp gider. Mü΄ellif bunu إِمْذِقْرَارٌ [imžiḵrâr] mâddesinde dahi zikr eylemiştir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı