el-istîfâḋ ~ اَلْإِسْتِيفَاضُ

Kamus-ı Muhit - الإستيفاض maddesi

اَلْإِسْتِيفَاضُ [el-istîfâḋ] Bu dahi sürʹatle seğirtmek maʹnâsınadır; yukâlu: إِسْتَوْفَضَ الرَّجُلُ إِذَا عَدَا وَأَسْرَعَ Ve istiʹcâlle sürüp götürmek maʹnâsınadır; yukâlu: إِسْتَوْفَضَهُ إِذَا طَرَدَهُ وَاسْتَعْجَلَهُ Ve develer perâkende olmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِسْتَوْفَضَتِ الْإِبِلُ إِذَا تَفَرَّقَتْ Ve bir kimseyi diyâr-ı âhere nefy ve tagrîb eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: إِسْتَوْفَضَ فُلاَنًا إِذَا غَرَّبَهُ وَنَفَاهُ

Vankulu Lugatı - الإستيفاض maddesi

اَلْإِسْتِيفَاضُ [el-istîfâḋ] (hemzenin ve tâ’nın kesriyle) Kezâlik sürʹat etmek; yukâlu: أَوْفَضَ وَاسْتَوْفَضَ إِذَا أَسْرَعَ Ve minhu kavluhu taʹâlâ: ﴿كَأَنَّهُمْ إِلَى نُصُبٍ يُوفِضُونَ﴾ (المعارج 43) Ve نَصَبٌ [neṡab] fethateynle puta derler, sanem maʹnâsına. Ve

إِسْتِيفَاضٌ [istîfâḋ] Tard etmeğe yaʹnî sürmeğe ve istiʹcâl etmeğe de derler; yukâlu: إِسْتَوْفَضَهُ إِذَا طَرَدَهُ وَاسْتَعْجَلَهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı