اَلْإِطَابَةُ [el-iṯâbet] (hemzenin kesriyle) Bir nesneyi hoş ve pâkîze kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَابَهُ إِطَابَةً بِمَعْنَى طَيَّبَهُ Ve istincâ΄ maʹnâsınadır ki mevziʹ-i necâseti gasl yâ mesh ile tathîr eylemekten ʹibârettir; yukâlu: أَطَابَ الرَّجُلُ إِذَا اسْتَنْجَى Yaʹnî “Nefsini murdârdan pâk eyledi.” Ve hoş ve münakkah dil-keş kelâm söylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَابَ الرَّجُلُ إِذَا تَكَلَّمَ بِكَلاَمٍ طَيِّبٍ Ve mihmâna hoş ve lezîz ve pâkîze taʹâm çekmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَابَ الرَّجُلُ لِلضَّيْفِ إِذَا قَدَّمَ طَعَامًا طَيِّبًا Ve hoş ve dilîr ve pâkîze-ter oğlanları olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَابَ فُلاَنٌ إِذَا وَلَدَ بَنِينَ طَيِّبِينَ Ve helâl tezevvüc eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَابَ الرَّجُلُ إِذَا تَزَوَّجَ حَلاَلاً
اَلْإِطَابَةُ [el-iṯâbet] (hemzenin kesriyle) Gökçek etmek maʹnâsına; yukâlu: أَطَابَهُ غَيْرُهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı