اَلْإِقْتِيَاتُ [el-iḵtiyât] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) Kût ve gıdâlanmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَاتَ عِيَالُهُ فَاقْتَاتُوا
اَلْإِقْتِيَاتُ [el-iḵtiyât] (hemzenin kesri ve ḵâf’ın sükûnuyla) Kûtlanmak maʹnâsına; yukâlu: قُتُّهُ فَاقْتَاتَ Yaʹnî “Ona kût verdim, o dahi kûtlandı.” Ke-mâ tekûlu: رَزَقْتُهُ فَارْتَزَقَ Ve kûtlandırmak maʹnâsına da gelir; yukâlu: إِقْتَتْ لِنَارِكَ قِيتَةً أَيْ أَطْعِمْهَا الْحَطَبَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı