el-bellûḵat ~ اَلْبَلُّوقَةُ

Kamus-ı Muhit - البلوقة maddesi

اَلْبَلُّوقَةُ [el-bellûḵat] (عَجُّورَةٌ [ʹaccûret] vezninde, bâ’nın zammıyla câ΄izdir) Beyâbâna denir, مَفَازَةٌ [mefâzet] maʹnâsına. ʹAlâ-kavlin toprağı yumuşak düz ovaya denir. Yâhûd hemân ruhâmî dedikleri ot bitirir olan sahrâya denir. Yâhûd aslâ ot kısmı olmayan kır ovaya denir. بَلُّوقٌ [bellûḵ] dahi denir, تَنُّورٌ [tennûr] vezninde. Cemʹi بَلاَلِيقُ [belâlîḵ] gelir. Ve

بَلُّوقَةٌ [Bellûḵat] Baḩreyn nâhiyesinde Kâżime’den yukarıcada bir mevziʹ adıdır. ʹArablar onu cinn tâ΄ifesinin karârgâhı zuʹm ederler. Ve ʹUmâre b. Ṯâriḵ işbu “فَوَرَدَتْ مِنْ أَيْمَنِ الْبَلاَلِقِ” mısrâʹında zarûret için yâhûd her cüz΄ünü bir mahall iʹtibârıyla cemʹ olarak îrâd eylemiştir.

Vankulu Lugatı - البلوقة maddesi

اَلْبَلُّوقَةُ [el-bellûḵat] (bâ’nın fethi ve lâm’ın zammı ve teşdîdiyle) Vâhidi, mefâze maʹnâsına, مَوَامِي [mevâmî] gibi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı