اَلتَّبْطِينُ [et-tebṯîn] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Bir adamın karnına vurmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَطَّنَهُ إِذَا ضَرَبَ بَطْنَهُ Ve câmeye astar çekmek maʹnâsınadır; yukâlu: بَطَّنَ الثَّوْبَ إِذَا جَعَلَ لَهُ بِطَانَةً Ve deveye kolan çekmek maʹnâsınadır; yukâlu: بَطَّنَ الْبَعِيرَ إِذَا شَدَّ بِطَانَهُ Ve tırâş olduktan sonra sakalın çene ve enek altlarından ustura ile yâhûd mikrâz ile almak maʹnâsınadır; tekmîl-i mehâsindir; yukâlu: بَطَّنَ لِحْيَتَهُ إِذَا أَخَذَ شَعْرَهَا مِنْ تَحْتِ الذَّقَنِ وَالْحَنَكِ Şârih der ki burada لَا [lâ΄]-i nâfiye idhâliyle أَنْ لَا يُؤْخَذَ nüshaları galattır. Vâkıʹâ Nihâye’de ve sâ΄ir ümmehâtta أَنْ يُؤْخَذَ ʹunvânında mersûmdur.
اَلتَّبْطِينُ [et-tebṯîn] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Bir nesneye astar kılmak; tekûlu: بَطَّنْتُ الثَّوْبَ تَبْطشينًا إِذَا جَعَلْتَ لَهُ بِطَانَةً
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı