el-cemûm ~ اَلْجَمُومُ

Kamus-ı Muhit - الجموم maddesi

اَلْجَمُومُ [el-cemûm] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) Suyu firâvân kuyuya denir; yukâlu: بِئْرٌ جَمُومٌ أَيِ الْكَثِيرَةُ الْمَاءِ Ve mâyeli ata ıtlâk olunur ki bir defʹa seğirttikten sonra aslâ aşağılamayıp bilâ-fütûr tekrâr seğirtir ola; yukâlu: فَرَسٌ جَمُومٌ أَيْ كُلَّمَا ذَهَبَ مِنْهُ جَرْيٌ جَاءَهُ جَرْيٌ آخَرُ

اَلْجُمُومُ [el-cumûm] (عُمُومٌ [ʹumûm] vezninde) Göl ve kuyu makûlesinin suyu birikip çoğalmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَمَّ الْمَاءُ جُمُومًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ وَالثَّانِي إِذَا كَثُرَ وَاجْتَمَعَ Ve kuyunun soğulmuş suyu geri zuhûr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: جَمَّتِ الْبِئْرُ إِذَا تَرَاجَعَ مَاؤُهَا

Vankulu Lugatı - الجموم maddesi

اَلْجَمُومُ [el-cemûm] (cîm’in fethi ve mîm’in zammıyla) Şol kuyudur ki suyu çok ola. Ve

جَمُومٌ [cemûm] Kezâlik şol attır ki bir kerre seğirtmekten sonra tekrâr seğirte.

اَلْجُمُومُ [el-cumûm] (zammeteynle) Kuyuda su çoğalmak; yukâlu: جَمَّ الْمَاءُ يَجُمُّ جُمُومًا إِذَا كَثُرَ فِي الْبِئْرِ وَاجْتَمَعَ بَعْدَمَا اسْتُقِيَ مَا فِيهَا Ve

جُمُومٌ [cumûm] Bir kimsenin gelmesi karîb olmağa dahi derler; yukâlu: جَمَّ قُدُومُ فُلَانٍ جُمُومًا إِذَا دَنَا وحَانَ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı