el-cemheret ~ اَلْجَمْهَرَةُ

Kamus-ı Muhit - الجمهرة maddesi

اَلْجَمْهَرَةُ [el-cemheret] (دَحْرَجَةٌ [daḩrecet] vezninde) Biriktirmek maʹnâsınadır; yukâlu: جَمْهَرَ الشَّيْءَ إِذَا جَمَعَهُ Ve kabr ve mezârı sıva eylemeyip hemân üzerine toprak biriktirip öylece topraklamak maʹnâsınadır; yukâlu: جَمْهَرَ الْقَبْرَ إِذَا جَمَعَ عَلَيْهِ التُّرَابَ وَلَمْ يُطَيِّنْهُ Kâle’ş-şârih ve minhu hadîsu Mûsâ b. Ṯalḩa: “إِنَّهُ شَهِدَ دَفْنَ رَجُلٍ فَقَال جَمْهِرُوا قَبْرَهُ” أَيِ اجْمَعُوا عَلَيْهِ التُّرَابَ وَلاَ تُطَيِّنُوهُ وَلاَ تُسَوُّوهُ Ve

جَمْهَرَةٌ [cemheret] Bir haberin bir tarafını söyleyip sâmiʹa müfîd ve maksûd olan tarafını ketm eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: جَمْهَرَ عَلَيْهِ الْخَبَرَ إِذَا أَخْبَرَهُ بِطَرَفٍ وَكَتَمَ الْمُرَادَ

Vankulu Lugatı - الجمهرة maddesi

اَلْجَمْهَرَةُ [el-cemheret] (ʹalâ-vezni اَلدَّحْرَجَة [ed-daḩrecet]) Haberin bir cânibin söyleyip bir cânibin ketm etmek; yukâlu: جَمْهَرْتُ عَلَيْهِ الْخَبَرَ إِذَا أَخْبَرْتَهُ بِطَرَفٍ وَكَتَمْتَ الَّذِي تُرِيدُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı