اَلْخُمَاشَةُ [el-ḣumâşet] (ثُمَامَةٌ [šamp;umâmet] vezninde) Şol yaraya denir ki erş-i maʹlûmu yaʹnî diyet-i muʹayyeni olmaya. Bu sûrette hükûmet-i ʹadle yaʹnî hâkim-i ʹadlin takdîrine muhtâc olur. ʹAlâ-kavlin erşi diyet-i kâmileden dûn olanına denir, katʹ-ı yed ve katʹ-ı üzün ile olan gibi. Cemʹi خُمَاشَاتٌ [ḣumâşât] gelir; yukâlu: بَيْنَهُمْ خُمَاشَاتٌ وَهِيَ لِلْجِرَاحَاتِ الَّتِي لَيْسَ لَهَا أَرْشٌ مَعْلُومٌ أَوْ هِيَ مَا دُونَ الدِّيَةِ كَقَطْعِ يَدٍ وَأُذُنٍ وَنَحْوِهِ
اَلْخُمَاشَةُ [el-ḣumâşet] (ḣâ’nın zammı ve mîm’in tahfîfiyle) Şol cirâhattır ki onun “eriş”i maʹlûm olmayıp hükûmet-i ʹadle muhtâc ola. Ve bu makâmda sâhib-i Ṡurâḩ’ın خُمَاشَةٌ [ḣumâşet] “hırâşîden ki eriş vâcib neyâyed ez-ân” dediği kusûrdan hâlî olmadığı hafî değildir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı