اَلدُّحْسُمُ [ed-duḩsum] ve
اَلدُّحْسُمَانُ [ed-duḩsumân] ve
اَلدُّحْسُمَانِيُّ [ed-duḩsumâniyy] (dâl’ların ve sîn’lerin zammıyla) Kara yağız olup endâmı dernekli tenû-mend adama denir. Ve
دُحْسُمَانٌ [duḩsumân] Tahlît-i umûr eden kimseye denir ki nâdânlığından tuttuğu maslahatı ʹarab saçı gibi şûrîde ve ifsâd eder; yukâlu: إِنَّهُ لَدُحْسُمَانُ الْأَمْرِ أَيْ مُخَلِّطُهُ
اَلدُّحْسُمَانُ [ed-duḩsumân] (dâl’ın ve sîn’in zammı ve mâ-beynde ḩâ΄-i mühmelenin sükûnuyla) دُحْمُسَانٌ [duḩmusân]ın kalbidir, kara yağız olup semiz olan kimse maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı