اَلسُّحَالَةُ [es-suḩâlet] (ثُمَامَةٌ [šamp;umâmet] vezninde) Altın ve gümüş eğelenirken dökülen bürâdeye denir ki eğinti taʹbîr olunur; yukâlu: هَذِهِ سُحَالَةُ الذَّهَبِ وَالْفِضَّةِ وَهِيَ مَا سَقَطَ مِنْهُمَا إِذَا بُرِدَا Ve nâsın sefile ve fürû-mâye takımına denir; yukâlu: جَاءَ وَمَعَهُ سُحَالَةُ الْقَوْمِ أَيْ خُشَارَتُهُمْ Ve buğday ve arpa makûlesi gılâlin kabuklarına denir.
اَلسُّحَالَةُ [es-suḩâlet] (sîn’in kezâlik zammı ile) Altından ve gümüşten dökülen nesne, بُرَادَةٌ [burâdet] gibi ki بُرَادَةٌ [burâdet] bir nesneyi eğelerken eğeden düşene derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı