eş-şaḩž ~ اَلشَّحْذُ

Kamus-ı Muhit - الشحذ maddesi

اَلشَّحْذُ [eş-şaḩž] (şîn’in fethi ve ḩâ-yı mühmelenin sükûnuyla) Kılıç ve bıçak makûlesini bileyip keskin eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: شَحَذَ السِّكِّينَ شَحْذًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا أَحَدَّهَا Ve açlık harâreti miʹdeyi işʹâl eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: شَحَذَ الْجُوعُ الْمَعِدَةَ إِذَا ضَرَّمَهَا Ve tard ve tebʹîd eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: شَحَذَ الرَّجُلَ إِذَا طَرَدَهُ Ve bir kimseye tîz-nazar ile kıya kıya bakmak maʹnâsına müstaʹmeldir; maʹnâ-yı evvelden me΄hûzdur; yukâlu: شَحَذَهُ بِعَيْنِهِ إِذَا رَمَاهُ بِهَا Ve ʹunf ve şiddetle davar sürmek maʹnâsınadır; yukâlu: شَحَذَ الدَّابَّةَ إِذَا سَاقَهَا شَدِيدًا Ve darılmak maʹnâsına müstaʹmeldir; maʹnâ-yı evvelden me΄hûzdur; yukâlu: شَحَذَ عَلَيْهِ إِذَا غَضِبَ Ve bir şey΄in kabuğunu soymak maʹnâsınadır; yukâlu: شَحَذَهُ إِذَا قَشَرَهُ Ve su΄âlde ibrâm ve ilhâh eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: شَحَذَ فِي السُّؤَالِ إِذَا أَلَحَّ وَهُوَ شَحَّاذٌ مُلِحٌّ وَلاَ تَقُلْ شَحَّاثٌ

Vankulu Lugatı - الشحذ maddesi

اَلشَّحْذُ [eş-şaḩž] (şîn’in fethi ve ḩâ’nın sükûnuyla) Bıçağı keskin etmek; tekûlu: شَحَذْتُ السِّكِّينَ أَشْحَذُهُ شَحْذًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا حَدَّدْتَهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı