اَلشَّوْصَةُ [eş-şevṡat] (تَمْرَةٌ [temret] vezninde) Karın ağrısına denir; ʹalâ-kavlin mâddesi bir rîhtir ki eyegülerin altına sokulup derd-nâk eder yâhûd bir şiştir ki eyegülerin iç yüzünde olan perdesinde hâdis olur, ذَاتُ الْجَنْبِ [žâtu’l-cenb] gibi; yukâlu: أَخَذَتْهُ شَوْصَةٌ أَيْ وَجَعٌ فِي الْبَطْنِ أَوْ رِيحٌ تَعْتَقِبُ فِي الْأَضْلاَعِ أَوْ وَرَمٌ فِي حِجَابِهَا مِنْ دَاخِلٍ Ve damar seğrimeye denir; yukâlu: فِي عِرْقِي شَوْصَةٌ أَيِ اخْتِلاَجٌ
اَلشَّوْصَةُ [eş-şevṡat] (şîn’in fethi ve vâv’ın sükûnuyla) Şol yeldir ki eyegülerin altında olur, Câlînûs eyitti: شَوْصَةٌ [şevṡat] bir şiştir ki eyegülerin iç yüzünde olan perdesinde olur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı