eṡ-ṡadġ ~ اَلصَّدْغُ

Kamus-ı Muhit - الصدغ maddesi

اَلصَّدْغُ [eṡ-ṡadġ] (لَدْغٌ [ledġ] vezninde) Bir kimse yürürken tulununu refîkinin tulununa berâber eylemek yaʹnî tulun tuluna berâber olarak yürümek maʹnâsınadır; yukâlu: صَدَغَ فُلاَنًا صَدْغًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا حَاذَى بِصُدْغِهِ فِي الْمَشْيِ Ve karınca öldürmek maʹnâsınadır; yukâlu: صَدَغَ النَّمْلَةَ إِذَا قَتَلَهَا Ve bir adamı bir işten redd ve sarf eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: صَدَغَهُ عَنِ الْأَمْرِ إِذَا صَرَفَهُ وَرَدَّهُ

اَلصُّدْغُ [eṡ-ṡudġ] (ṡâd’ın zammıyla) Göz ile kulağın mâ-beynine denir ki tulun taʹbîr olunur; yukâlu: ضَرَبَهُ صُدْغَهُ وَهُوَ مَا بَيْنَ الْعَيْنِ وَالْأُذُنِ Ve tulun üzerine sarkan saça ıtlâk olunur ki zülf ve pürçek taʹbîr olunur; cemʹi أَصْدَاغٌ [aṡdâġ]dır.

Vankulu Lugatı - الصدغ maddesi

اَلصَّدْغُ [eṡ-ṡadġ] (ṡâd’ın fethi ve dâl’ın sükûnuyla) Bir kimse yanına senin yanın râst gelmek, Ebû ʹUbeyd rivâyeti üzere; tekûlu: صَدَغْتُ الرَّجُلَ إِذَا حَاذَيْتَ بِصُدْغِكَ صُدْغَهُ فِي الْمَشْيِ Ve

صَدْغٌ [ṡadġ] Sarf maʹnâsına dahi gelir, Aṡmaʹî rivâyeti üzere; yukâlu: مَا صَدَغَكَ عَنْ هَذَا الْأَمْرِ أَيْ مَا صَرَفَكَ وَرَدَّكَ ve yukâlu: إِتَّبَعَ فُلَانٌ بِغَيْرِهِ فَمَا صَدَغَهُ أَيْ مَا ثَنَاهُ وَذَلِكَ إِذَا نَدَّ Yaʹnî onu döndürmese kaçtığı hînde.

اَلصُّدْغُ [eṡ-ṡudġ] (ṡâd’ın zammı ve dâl’ın sükûnuyla) Gözle kulağın ara yeri; zikr olunan mahalle inip sarkan saça dahi صُدْغٌ [ṡudġ] derler, zülf maʹnâsına; yukâlu: صُدْغٌ مُعَقْرَبٌ Ve gâh olur سُدْغٌ [sudġ] dahi derler sîn’le. Ḵuṯrub b. Muḩammed el-Mustenîr eyitti: Benî Temîm’den bir kavm ki onlara Belʹanber derler, sîn’i ṡâd’a kalb ederler, dört harfle cemʹ oldukta ki onların biri ṯâ ve biri ḵâf ve biri ġayn ve biri ḣâ’dır. Kaçan bu harfler sîn’den sonra vâkiʹ olsa gerek ikinci olsun gerek üçüncü olsun gerek dördüncü olsun, سِرَاطٌ [sirâṯ]la صِرَاطٌ [ṡirâṯ] ve بَسْطَةٌ[besṯat] ile بَصْطَةٌ [baṡṯat] ve سَيْقَلٌ [sayḵal] ile صَيْقَلٌ [ṡayḵal] ve سَرَقْتُ [seraḵtu] ile صَرَقْتُ [ṡaraḵtu] ve مَسْبَغَةٌ [mesbaġat] ile مَصْبَغَةٌ [maṡbeġat] ve مِسْدَغَةٌ [misdeġat] ile مِصْدَغَةٌ [miṡdeġat] ve سَخَّرَ لَكُمْ ile وَصَخَّرَ لَكُمْ ve سَخَبٌ [seḣab] ile صَخَبٌ [ṡaḣab] gibi. Ve مَسْبَغَةٌ [mesbaġat] açlığa ve سَخْبٌ [saḣb] savta derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı