eḋ-ḋacûʹ ~ اَلضَّجُوعُ

Kamus-ı Muhit - الضجوع maddesi

اَلضَّجُوعُ [eḋ-ḋacûʹ] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) Pek dolu kırbaya ıtlâk olunur ki hâmilini ağırlığından bir yanına doğru meyl ettirir ola. Ve bir fırka aʹrâba mahsûs bir vâsiʹ sâhanın ismidir. Ve geniş kovaya ıtlâk olunur, onunla su çekeni yüzü koyu eğdiği için; yukâlu: دَلْوٌ ضَجُوعٌ أَيْ وَاسِعَةٌ Ve zevcine muhâlefet üzere olan karıya ıtlâk olunur, hizmetinden yan verip ve döşekte öbür yanı üzere yattığı için; yukâlu: إِمْرَأَةٌ ضَجُوعٌ إِذَا كَانَتْ تُخَالِفُ زَوْجَهَا Ve re΄y ve tedbîri süst ve sebük-fikr adama ıtlâk olunur; gaflet maʹnâsından me΄hûzdur ki tembel ve nevvâm lâzımıdır; yukâlu: رَجُلٌ ضَجُوعٌ أَيِ الضَّعِيفُ الرَّأْيِ Ve yağmur ile dopdolu olmakla ağır ağır hareket eden sehâbeye ıtlâk olunur; yukâlu: سَحَابَةٌ ضَجُوعٌ أَيْ بَطِيئَةٌ لِكَثْرَةِ مَائِهَا Ve dâ΄imâ bir semtte yalnızca otlayan nâkaya ıtlâk olunur; yukâlu: نَاقَةٌ ضَجُوعٌ إِذَا كَانَتْ تَرْعَى نَاحِيَةً Ve içerisinden bir tarafa doğru obrulmuş ve bir yanı inmiş kuyuya ıtlâk olunur; yukâlu: بِئْرٌ ضَجُوعٌ أَيْ دَحُولٌ

اَلضَّجْعُ [eḋ-ḋacʹ] (سَجْعٌ [secʹ] vezninde) ve

اَلضُّجُوعُ [eḋ-ḋucûʹ] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Yan üzere uzanıp yatmak maʹnâsınadır; yukâlu: ضَجَعَ الرَّجُلُ ضَجْعًا وَضُجُوعًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا وَضَعَ جَنْبَهُ بِالْأَرْضِ Ve kevkeb gurûba meyl edip salınmak maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: ضَجَعَ النَّجْمُ إِذَا مَالَ لِلْغُرُوبِ

Vankulu Lugatı - الضجوع maddesi

اَلضَّجُوعُ [eḋ-Ḋacûʹ] (ḋâd’ın fethi ve cîm’in zammı ve meddiyle) Bir mevziʹin ismidir. Ve Aṡmaʹî eyitti: ضَجُوعٌ [Ḋacûʹ] Benî Ebî Bekr’in sâhalarının ismidir.

اَلضُّجُوعُ [eḋ-ḋucûʹ] (zammeteynle) Misluhu; yukâlu: ضَجَعَ يَضْجَعُ ضَجْعًا وَضُجُوعًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا وَضَعَ جَنْبَهُ عَلَى الْأَرْضِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı