اَلْعَلَنُ [el-ʹalen] (fethateynle) ve
اَلْعَلَانِيَةُ [el-ʹalâniyet] (كَرَاهِيَةٌ [kerâhiyet] vezninde) Bir nesne zâhir ve âşikâre olmak maʹnâsınadır ki sırr ve esrâr mukâbilidir. Râġib’in beyânına göre ekserî maʹânî ve maʹkûlâtta müstaʹmeldir; yukâlu: عَلَنَ الْأَمْرُ وَعَلُنَ وَعَلِنَ عَلَنًا وَعَلَانِيَةً مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ وَالثَّانِي وَالْخَامِسِ وَالرَّابِعِ إِذَا ظَهَرَ
اَلْعَلَانِيَةُ [el-ʹalâniyet] (ʹayn’ın fethi ve nûn’un kesri ve yâ’nın tahfîfiyle) Âşikâre olmak ki سِرٌّ [sirr]in mukâbilidir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı