cu΄ûd ~ جُؤُودٌ

Kamus-ı Muhit - جؤود maddesi

اَلْجَوْدُ [el-cevd] (cîm’in fethiyle) Çok yağmura, ʹalâ-kavlin fevkinde yağmur olmayan yaʹnî ʹâdetâ ondan ziyâde yağmaz olan yağmurlara denir. Burada جَوْدٌ [cevd] جَائِدٌ [câ΄id]in cemʹidir, صَحْبٌ [ṡaḩb] ve صَاحِبٌ [ṡâḩib] gibi. Ve gâh olur ki جَوْدٌ [cevd] sehâba vasf olur; tekûlu: هَاجَتْ سَمَاءٌ جَوْدٌ Ve tesniye bünyesiyle de îrâd olunur; yukâlu: مَطَرَتَانِ جَوْدَانِ ve tekûlu: مُطِرْنَا مَطَرَتَيْنِ جَوْدَيْنِ Pes bunlarda cemʹiyyet قَطَرَاتٌ [ḵaṯarât] iʹtibârıyladır. Ve

جَوْدٌ [cevd] ve

جُؤُودٌ [cu΄ûd] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Göz pek çok yaş dökmek maʹnâsınadır; yukâlu: جَادَتِ الْعَيْنُ جَوْدًا وَجُؤُودًا إِذَا أَكْثَرَ دَمْعَهَا Ve cân vermek üzere olmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَادَ بِنَفْسِهِ إِذَا قَارَبَ أَنْ يَقْضِيَ Ve bir adama ʹaşk ve muhabbet gâlib olmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَادَ الْهَوَى إِذَا شَاقَهُ وَغَلَبَهُ Ve bir adam bir âher adama cûd ve kerem bâbında gâlib olmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَادَ فُلاَنٌ فُلاَنًا إِذَا غَلَبَهُ بِالْجُودِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı