اَلْأَثْنَاءُ [el-ešamp;nâ΄] (hemzenin fethiyle) ثِنْيٌ [šamp;iny] lafzının ki šamp;â-yı meksûre ile cemʹidir, bir nesnenin katına denir; yukâlu: أَثْنَاءُ الشَّيْءِ أَيْ قُوَاهُ وَطَاقَاتُهُ Ve
ثِنْيُ الْحَيَّةِ [šamp;inyu’l-ḩayyet] Yılanın kıvrılıp çöreklenmesine denir yâhûd kıvrımına ve bükümüne denir. Ve
ثِنْيُ الْوَادِي [šamp;inyu’l-vâdî] Derenin burgacına denir; cemʹi أَثْنَاءٌ [ešamp;nâ΄] gelir; yukâlu: أَخَذُوا فِي ثِنْيِ الْوَادِي أَيْ فِي مُنْعَطَفِهِ Ve
ثِنْيُ النَّاقَةِ [šamp;inyu’n-nâḵat] İkinci karında doğurduğu velede denir, kezâlik o nâkaya da ثِنْيٌ [šamp;iny] denir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı