sebehlel ~ سَبَهْلَلٌ

Vankulu Lugatı - سبهلل maddesi

اَلسَّبَهْلَلُ [es-sebehlel] (sîn’in ve bâ’nın ve lâm’ın fethiyle) Bâtıl maʹnâsınadır, Ebû Zeyd rivâyeti üzere; yukâlu: هُوَ الضَّلَالُ بْنُ السَّبَهْلَلِ Yaʹnî bu mecmûʹ-ı terkîb bâtıl demeden ʹibârettir. Ve

سَبَهْلَلٌ [sebehlel] Beyhûde hareket etmeğe dahi derler, Aṡmaʹî rivâyeti üzere; yukâlu: جَاءَ الرَّجُلُ يَمْشِي سَبَهْلَلًا إِذَا جَاءَ وَذَهَبَ فِي غَيْرِ شَيْءٍ Ve kâle emîrü’l-mü΄minîn ʹÖmer radıyallâhu ʹanhu: “إِنِّي لَأَكْرَهُ أَنْ أَرَى أَحَدَكُمْ سَبَهْلَلًا لَا فِي عَمَلِ الدُّنْيَا وَلَا فِي عَمَلِ الْآخِرَةِ” Ve tehî gelmek maʹnâsına da istiʹmâl olunur, Kisâ΄î rivâyeti üzere; yukâlu: جَاءَنَا فُلَانٌ سَبَهْلَلًا أَيْ لَيْسَ مَعَهُ شَيْءٌ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı