faṡṡ ~ فَصٌّ

Kamus-ı Muhit - فص maddesi

فَصٌّ [faṡṡ] Gövdede her iki kemiğin kavuştuğu yere ıtlâk olunur ki en yeri ve oynak yeri taʹbîr olunur; ve minhu yukâlu li’l-feresi: إِنَّ فُصُوصَهُ لَظِمَاءٌ أَيْ لَيْسَتْ بِرَهِلَةٍ كَثِيرَةِ اللَّحْمِ وَهِيَ مُلْتَقَى كِلاَ عَظْمَيْنِ Ve فَصُّ الْأَمْرِ [faṡṡu’l-emr] bir mâddenin fasl ve beyân olunacak kertesine ıtlâk olunur; yukâlu: هُوَ يَأْتِيكَ بِالْأَمْرِ مِنْ فَصِّهِ أَيْ مَفْصَلِهِ Ve gözün siyâhına ıtlâk olunur; yukâlu: رَمَاهُ بِفَصٍّ عَيْنِهِ أَيْ حَدَقَتِهَا Ve sarımsak dişine ıtlâk olunur; سِنُّ الثُّومِ [sinnu’šamp;-šamp;ûm] maʹnâsına.

Vankulu Lugatı - فص maddesi

اَلْفُصُوصُ [el-fuṡûṡ] (zammeteynle) Cemʹi, yüzük kaşları maʹnâsına. Ve ʹâmme فِصٌّ [fiṡṡ] dahi derler fâ’nın kesriyle. İbnu’s-Sikkît eyitti: Her iki kemik birbirine buluştuğu yere فَصٌّ [faṡṡ] derler, et için “إِنَّ فُصُوصَهُ لَظِمَاءٌ” derler, en yerlerinde eti azdır, kesîrü’l-lahm değildir maʹnâsına. Ve

فَصٌّ [faṡṡ] Bir nesnenin mafsalına da derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı