الْفَطْءُ [el-faṯ΄] (fâ’nın fethi ve ṯa’nın sükûnuyla) حَطْءٌ [ḩaṯ΄] kelimesine cemîʹ-i maʹnâlarında mürâdiftir. Ve حَطْءٌ [ḩaṯ΄] ḩâ-yı mühmele iledir, niteki mevkiʹinde zikr olundu; yukâlu: فَطَأَهُ فَطْئًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ أَيْ حَطَأَهُ فِي مَعَانِيهَا Ve
فَطْءٌ [faṯ΄] Bir nesneyi ufatmak ve hurd haşhâş eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: فَطَأَ الشَّيْءَ فَطْئًا إِذَا شَدَخَهُ Ve bir kimseye hoşlanıp hazz eylemediği iş eylemek; yâ o makûle işte bulunmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَطَأَ الْقَوْمُ إِذَا رَكِبَهُمْ بِمَا لاَ يُحِبُّونَ Ve deveye pek ağır yük yüklemekle belini bastırmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَطَأَ ظَهْرَ بَعِيرِهِ فَطْئًا إِذَا حَمَلَ عَلَيْهِ حِمْلاً ثَقِيلاً فَاطْمَأَنَّ وَدَخَلَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı