Şârih der ki işbu قُبَّةٌ [ḵubbet] kelimesi قُبُّ الْخَصْرِ [ḵubbu’l-ḣaṡr] yâhûd قُبُّ الظَّهْرِ [ḵubbu’ż-żahr] ve قَبُّ الْبَكَرَةِ [ḵabbu’l-bekeret] mâddelerindendir yâhûd muʹtel olan “ق،ب،و” mâddesindendir, vâv, bâ’ya mübeddeldir. Fi’l-asl büyût-ı ʹArabdan sagîr ve müstedîr haymeye denip baʹdehu ʹale’l-ıtlâk istiʹmâl olundu. Ve
قُبَّةُ [Ḵubbet] Kûfe’de bir mevziʹ adıdır. Ebû Caʹfer el-Ḵubbî ve ʹİmrân b. Suleym el-Ḵubbî ki muhaddislerdir, oraya mensûblardır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı