اَلْقَفِيَّةُ [el-ḵafiyyet] (غَنِيَّةٌ [ġaniyyet] vezninde) ve
اَلْمَقْفِيَّةُ [el-maḵfiyyet] (مَرْمِيَّةٌ [mermiyyet] vezninde) Ensesinden zebh olunmuş koyuna denir; yukâlu: شَاةٌ قَفِيَّةٌ وَمَقْفِيَّةٌ أَيْ ذُبِحَتْ مِنْ قَفَاهَا Ve
قَفِيَّةٌ [ḵafiyyet] Sâ΄ir üzere bâ΄is-i fazl ü tefevvuk olan meziyyet ve fazîlete denir; yukâlu: لَهُ قَفِيَّةٌ أَيْ مَزِيَّةٌ عَلَى الْغَيْرِ Ve bir adamın ardında bâkî kalan halefine ve kafâ-dârına denir, قَفِيٌّ [ḵafiyy] gibi, ke-mâ se-yuzkeru.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı