اَلْإِطْلَاعُ [el-iṯlâʹ] (hemzenin kesriyle) Hurmânın طَلْعٌ [ṯalʹ]ı zuhûr etmek; yukâlu: أَطْلَعَ النَّخْلُ إِذَا خَرَجَ طَلْعُهُ Ve vâkıf kılmağa dahi derler; yukâlu: أَطْلَعْتُكَ عَلَى سِرِّي Ve
إِطْلَاعٌ [iṯlâʹ] Ok atan kimsenin oku nişânın üzerinden geçmeğe dahi derler; yukâlu: أَطْلَعَ الرَّامِي إِذَا جَازَ سَهْمُهُ مِنْ فَوْقِ الْغَرَضِ Ve
إِطْلَاعٌ [iṯlâʹ] Kusmağa dahi derler, kayʹ etmek maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı