اَلذَّلَاذِلُ [ež-želâžil] (سَلَاسِلُ [selâsil] vezninde) ve
اَلذَّلَذِلُ [ež-želežil] ve
اَلذَّلَذِلَةُ [ež-želežilet] (žâl-ı ûlâların ve lâm’ların fethi ve žâl-ı sâniyelerin kesriyle) ve
اَلذُّلَذِلُ [ež-žuležil] (عُلَبِطٌ [ʹulebiṯ] vezninde) ve
اَلذُّلَذِلَةُ [ež-žuležilet] (عُلَبِطَةٌ [ʹulebiṯat] vezninde) ve
اَلذُّلْذُلُ [ež-žulžul] (هُدْهُدٌ [hudhud] vezninde) ve
اَلذِّلْذِلُ [ež-žilžil] (زِبْرِجٌ [zibric] vezninde) ve
اَلذِّلْذِلَةُ [ež-žilžilet] (زِبْرِجَةٌ [zibricet] vezninde) Gömlek makûlesi sevbin uzun olmakla yere karîb sarkan etekleri uçlarına denir ki salınıp durur. Ve
ذَلَاذِلُ [želâžil] ve
ذُلْذُلَاتٌ [žulžulât] (هُدْهُدَاتٌ [hudhudât] vezninde) ve
ذُلَيْذِلَاتٌ [žuleyžilât] (musaggar bünyesiyle) أَذْلَالٌ [ežlâl] gibi bir semte gidip gelen yâ bir mecliste olan nâsın evâhirine ıtlâk olunur; yukâlu: هُمْ أَذْلَالُ النَّاسِ وَذَلَاذِلُهُمْ وَذُلْذُلَاتُهُمْ وَذُلَيْذِلَاتُهُمْ أَيْ أَوَاخِرُهُمْ
اَلذَّلَذِلُ [ež-želežil] (žâl-ı evvelin ve lâm’ın fethi ve žâl-ı sânînin kesriyle) Kezâlik gömlek eteğinden yere karîb yerler, ذَلَاذِلُ [želâžil]den maksûrdur.
اَلذُّلْذُلُ [ež-žulžul] (žâl’ların zammı ve lâm-ı evvelin sükûnuyla) ذَلَاذِلُ [želâžil]in vâhidi, قُمْقُمٌ [ḵumḵum] ile قَمَاقِمٌ [ḵamâḵim] gibi. Ve قُمْقُمٌ [ḵumḵum] قُمْقُمَةٌ [ḵumḵumet] dedikleri nesnedir ki içine gül-âb korlar.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı