el-ʹakv ~ اَلْعَكْوُ

Kamus-ı Muhit - العكو maddesi

اَلْعَكْوُ [el-ʹakv] (عَفْوٌ [ʹafv] vezninde) Atın kuyruğunu kuyruk sokumuna doğru kıvırıp düğmek maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَا ذَنَبَ الْفَرَسِ عَكْوًا إِذَا عَطَفَهُ إِلَى الْعُكْوَةِ وَعَقَدَهُ Ve donun ve şalvarın uçkurluğunu kalın ve büyük eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَا بِإِزَارِهِ إِذَا أَعْظَمَ حُجْزَتَهُ وَغَلَّظَهَا Ve deve semirip tenû-mend olmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَتِ الْإِبِلُ إِذَا غَلُظَتْ وَسَمِنَتْ Ve dübürden fazlanın bir mikdârı çıkıp ve bir mikdârı çıkmayıp kalmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَا بِخُرْئِهِ إِذَا خَرَجَ بَعْضٌ وَيَقِي بَعْضٌ Ve tütün havâya ağmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَا الدُّخَانُ إِذَا تَصَعَّدَ Ve buğur nâkayı gebe kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَا الْفَحْلُ النَّاقَةَ إِذَا لَقَحَهَا Ve bir adama mihrübânlık eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَا عَلَى قَوْمِهِ إِذَا عَطَفَ Ve esîri yâ mücrimi bende çekmek maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَا فُلَانًا فِي الْحَدِيدِ إِذَا قَيَّدَهُ وَشَدَّهُ

Vankulu Lugatı - العكو maddesi

اَلْعَكْوُ [el-ʹakv] (ʹayn’ın fethi ve kâf’ın sükûnuyla) Davarın kuyruğın bağlamak; tekûlu: عَكَوْتُ ذَنَبَ الدَّابَّةِ عَكْوًا إِذَا عَقَدْتَهُ Ve

عَكْوٌ [ʹakv] Nâka semirmeğe dahi derler; yukâlu: عَكَتِ النَّاقَةُ إِذَا سَمِنَتْ وَغَلُظَتْ Ve ʹavret saçın salıvermemeğe dahi derler; yukâlu: عَكَتِ الْمَرْأَةُ شَعْرَهَا إِذَا لَمْ تُرْسِلْهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı