el-ʹaks ~ اَلْعَكْسُ

Kamus-ı Muhit - العكس maddesi

اَلْعَكْسُ [el-ʹaks] (ʹayn’ın fethi ve kâf’ın sükûnuyla) Kelâm makûlesini kalb eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَسَ الْكَلاَمَ وَنَحْوَهُ إِذَا قَلَبَهُ Bu cümledendir ki Ḵâḋî΄ Fâḋil at üzerinde giderken ʹİmâd-ı Kâtib’e tesâdüf eyledikte ʹİmâd bi’l-bedâhe سِرْ فَلاَ كَبَابِكَ الْفَرَسُ dedi ki maklûbu dahi yeksândır, hemân Ḵâḋî΄ Fâḋil dahi دَامَ عُلاَ الْعِمَادِ kavliyle mukâbele eyledi. Ve

عَكْسٌ [ʹaks] Bir nesnenin âhirini evveline ve altını üstüne çevirmek maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَسَ الشَّيْءَ عَكْسًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا رَدَّ آخِرَهُ إِلَى أَوَّلِهِ Ve deveyi yavaşıtmak için burundalığına ip geçirip bir ucunu kollarına bend eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَسَ الْبَعِيرَ إِذَا شَدَّ حَبْلاً فِي خَطْمِهِ إِلَى يَدَيْهِ لِيَذِلَّ Ve taʹâma عَكِيسٌ [ʹakîs] döküp katmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَكَسَ فِي الطَّعَامِ إِذَا صَبَّ الْعَكِيسَ فِيهِ

Vankulu Lugatı - العكس maddesi

اَلْعَكْسُ [el-ʹaks] (ʹayn’ın fethi ve kâf’ın sükûnuyla) Devenin yularında olan ipi dizine bağlamaktır tâ ki zebûn olup zabt oluna. Ve

عَكْسٌ [ʹaks] Bir nesnenin âhirin evveline döndürmeğe dahi derler. Ve

عَكْسُ بَلِيَّةٍ [ʹaksu beliyyet] Ona derler ki zamân-ı câhiliyyette bir kimse ölse nâkasın kabri yanına götürüp nâkanın başın göğsüne muhkem bağlayıp bu hâl üzere terk ederler imiş nâka ölünceye dek. Ve bundan murâdları bu imiş ki bu tarîkle nâkası kabri yanında helâk olmasa haşre vardıkta piyâde varır diye zuʹm ederler imiş. Ve

عَكْسٌ [ʹaks] Şorbaya süt komağa dahi derler; yukâlu: عَكَسْتُ وَأَعْكِسُ عَكْسًا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı