اَلْحَابِي [el-ḩâbî] ve
اَلْحَبِيُّ [el-ḩabiyy] (غَنِيٌّ [ġaniyy] vezninde) Bir nesnenin yâ bir kimsenin arkurudan önüne gelip muʹteriz olan şey΄e denir. Ve
حَابِي [ḩâbî] Omuzları kalkık ve çıkık olmakla boynunun iki tarafına semer kaşı gibi havâle olan adama denir; yukâlu: رَجُلٌ حَابٍ أَيِ الْمُرْتَفِعُ الْمَنْكِبَيْنِ إِلَى الْعُنُقِ Ve yer üzerinden çavıp kaydıktan sonra nişâna isâbet eden oka denir; yukâlu: سَهْمٌ حَابٍ أَيْ يَزْحَفُ إِلَى الْهَدَفِ Ve bir nebât adıdır.
حَابِي الشَّرَاسِيفِ [ḩâbi’ş-şerâsîf] (şîn’in fethi ve sîn’in kesri ve meddiyle) Yanları yüksek olan davar ve gayrı; yukâlu: إِنَّهُ لَحَابِي الشَّرَاسِيفِ أَيْ مُشْرِفُ الْجَنْبَيْنِ Ve
حَابِي [ḩâbî] Karîb olana dahi derler, her ne olursa olsun.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı