اَلْخَرْتُ [el-ḣart] (ḣâ’nın fethi ve zammı ve râ’nın sükûnuyla) Kulağın ve sâ΄ir nesnenin deliğine denir, iğne ve balta delikleri gibi. Ve
خَرْتٌ [ḣart] Göğüsün yanında bir küçük eyegü kemiğinin ismidir ki göğüsün iki tarafında birkaç dâne olur, öksüzce eyegü taʹbîr olunur. Ve خَرْتٌ [ḣart] lafzının cemʹi خُرُوتٌ [ḣurût] ve أَخْرَاتٌ [aḣrât] gelir. Ve
خَرْتٌ [ḣart] Masdar olur, delmek maʹnâsına; yukâlu: خَرَتَ اْلأُذُنَ خَرْتًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا ثَقَبَهَا
اَلْخَرْتُ [el-ḣart] (ḣâ’nın ve râ’nın sükûnuyla) İğne deliği ve kazma deliği ve kulak deliği ve bunlara benzer ne ki var ise. Ve
خَرْتٌ [ḣart] Yolu bilmeğe de derler. Kâle el-Kisâ΄î tekûlu: خَرَتْنَا الْأَرْضَ إِذَا عَرَفْنَاهَا وَلَمْ تَخْفَ عَلَيْنَا طُرُقُهَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı