ḣalel ~ خَلَلٌ

Kamus-ı Muhit - خلل maddesi

اَلْخَلَلُ [el-ḣalel] (fethateynle) İki nesne beyninde olan açıklığa ve aralığa denir, parmakların beyninde olan aralık gibi ve sehâbda olan sünger aralıkları gibi hafî ve mevhûm aralığa denir ki onlardan yağmur hurûc eder, خِلَالٌ [ḣilâl] gibi, ke-mâ se-yuzkeru. Şârihin beyânına göre cemʹi خِلَالٌ [ḣilâl]dır, جَبَلٌ [cebel] ve جِبَالٌ [cibâl] gibi. Pes mü΄ellifin كَخِلَالِهِ kavli müsâmaha olur, fe-kavluhu taʹâlâ: ﴿فَترَى الْوَدْقَ يَخْرُجُ مِنْ خِلَالِهِ﴾ الآية قُرِئَ بِهِمَا Ve

خَلَلٌ [ḣalel] Bir nesnede yâhûd bir husûsta olan vehn ve zaʹf hâletine denir ki mazbût ve müstahkem olmaz; yukâlu: فِي أَمْرِهِ خَلَلٌ أَيْ وَهْنٌ Ve insânda olan rikkate ve hâl yufkalığına denir. Ve re΄y ve tedbîr ve endîşede olan nizâmsızlığa ve perîşânlığa denir; yukâlu: فِي رَأْيِهِ خَلَلٌ أَيِ انْتِشَارٌ وَتَفَرُّقٌ

Vankulu Lugatı - خلل maddesi

اَلْخِلَالُ [el-ḣilâl] (ḣâ’nın kesriyle) Cemʹi, aralıklar maʹnâsına, جَبَلٌ [cebel] ile جِبَالٌ [cibâl] gibi. Ve kuri΄e bihimâ kavluhu taʹâlâ: ﴿فَتَرَى الْوَدْقَ يَخْرُجُ مِنْ خِلَالِهِ﴾ (النور، 43، الروم، 48) وَخَلَلِهِ” ki bunlarla murâd şol bulutta olan aralıklardır ki ondan yağmur hurûc eder. Ve

خَلَلٌ [ḣalel] Bir nesnede olan fesâda dahi derler. Ve

خِلَالٌ [ḣilâl] Şol ağaç pâresine dahi derler ki onunla diş arıtırlar. Ve

خِلَالٌ [ḣilâl] Şol ağaç pârelerine dahi derler ki onunla pârelenmiş bez oyuklanıp ıslâh kılınır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı