اَلرُّؤْيَةُ [er-ru΄yet] (râ’nın zammı ve hemzenin sükûnuyla) Göz ile görmeğe, kezâlik kalble görmeğe yaʹnî ʹakl ile müşâhede rütbesinde bilmeğe denir ki ismdir; evvelkiden بَصَرٌ [baṡar] ile sânîden بَصِيرَةٌ [baṡîret] ile taʹbîr olunur; yukâlu: شَهِدَ لَهُ عَنْ رُؤْيَةٍ وَهِيَ النَّظَرُ بِالْعَيْنِ وَبِالْقَلْبِ Şârihin beyânına göre cemʹi رُؤًى [ruʹâ] gelir, مُدْيَةٌ [mudyet] ve مُدًى [mudâ] gibi. Mü΄ellifin ıtlâkına göre müşterek olur, lâkin ʹaynda hakîkat ve kalbe mecâzdır. Ve
رُؤْيَةٌ [ru΄yet] ve
رَأْيٌ [re΄y] (râ’nın fethi ve hemzenin sükûnuyla) ve
رَاءَةٌ [râ΄et] (رَاعَةٌ [râʹat] vezninde) ve
رَأْيَةٌ [re΄yet] (ضَرْبَةٌ [ḋarbet] vezninde) ve
رِئْيَانٌ [ri΄yân] (râ’nın kesriyle) Masdarlardır, görmek ve bilmek maʹnâlarınadır; tekûlu: رَأَيْتُهُ رُؤْيَةً وَرَأْيًا وَرَاءَةً وَرَأْيَةً وَرِئْيَانًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا نَظَرْتَهُ بِالْعَيْنِ وَبِالْقَلْبِ
اَلرَّاءَةُ [er-râ΄et] (râ’nın fethi ve elifin meddiyle رَاعَةٌ [râʹat] vezni üzere) Bi-maʹnâhu kezâlik. Ve
رَأْيٌ [re΄y] Tedbîr maʹnâsına dahi gelir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı