ṡayd ~ صَيْدٌ

Kamus-ı Muhit - صيد maddesi

اَلصَّيْدُ [eṡ-ṡayd] (قَيْدٌ [ḵayd] vezninde) Av avlamak maʹnâsınadır; yukâlu: صَادَ الظَّبْيَ يَصِيدُهُ وَيَصَادُهُ صَيْدًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَالرَّابِعِ إِذَا اصْطَادَهُ أَيْ تَنَاوَلَهُ بِالظَّفَرِ ve tekûlu: صِدْتُ فُلاَنًا صَيْدًا إِذَا صِدْتَهُ لَهُ Ve

صَيْدٌ [ṡayd] مَصِيدٌ [maṡîd] maʹnâsınadır ki sayd ve şikâr olunmuş nesnedir. ʹAlâ-kavlin mümteniʹ ve bî-mâlik olanına ıtlâk olunur ki murâd vahşî ve helâl olan şikârdır ve bu faʹl bi-maʹnâ mefʹûldür,yâhûd tesmiye bi’l-masdardır. Kâle’ş-şârih ve minhu kavluhu taʹâlâ: ﴿لاَ تَقْتُلُوا الصَّيْدَ وَأَنْتُمْ حُرُمٌ﴾ Ve

صَيْدٌ [Ṡayd] Yemen’de bir yüksek dağın adıdır. O dağa mûsıl yokuşa نَقِيلُ صَيْدٍ ıtlâk ederler. Ve

صَيْدٌ [ṡayd] Kezâlik masdar olur, bir adamı yâ bir hayvânı اَصْيَدُ [aṡyed] kılmak maʹnâsına; tekûlu: صِدْتُهُ صَيْدًا إِذَا جَعَلْتَهُ أَصْيَدَ ke-mâ se-yuzkeru.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı