اَلْكَمْشُ [el-kemş] (kâf’ın fethi ve mîm’in sükûnuyla) ve
اَلْكَمِيشُ [el-kemîş] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Cüst ve çâlâk adama denir; yukâlu: رَجُلٌ كَمْشٌ وَكَمِيشٌ أَيْ سَرِيعٌ ve yukâlu: رَجُلٌ كَمِيشُ الْإِزَارِ أَيْ مُشَمِّرُ الْإِزَارِ Ve
كَمْشٌ [kemş] ve
كَمِيشٌ [kemîş] Küçük zekerli ata denir. Ve kısrağa vasf oldukta memesi küçük olan murâd olur; yukâlu: حِصَانٌ كَمْشٌ وَكَمِيشٌ أَيِ الصَّغِيرُ الْجُرْذَانِ وَفَرَسٌ كَمْشٌ وَكَمِيشٌ أَيِ الصَّغِيرَةُ الضَّرْعِ Ve
كَمْشٌ [kemş] Nâkanın memesini sargı ile bir nevʹ bağlamak maʹnâsınadır. Ve bir nesnenin uçlarını kesmek maʹnâsınadır; yukâlu: كَمَشَهُ بِالسَّيْفِ كَمْشًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا قَطَعَ أَطْرَافَهُ Ve zâd ve zahîre tükenmek maʹnâsınadır; yukâlu: كَمَشَ الزَّادُ إِذَا فَنِيَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı