اَلسَّكَّانُ [es-sekkân] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) ve
اَلسَّكَاكِينِيُّ [es-sekâkîniyy] (sîn’in fethiyle) Bıçakçıya denir; yukâlu: فُلَانٌ سَكَّانٌ وَسَكَاكِينِيٌّ أَيْ صَانِعُ السِّكِّينِ Şârih der ki سَكَاكِينُ [sekâkîn] سِكِّينٌ[sikkîn]in cemʹidir. İbn Sîde dedi ki bu nisbet-i müvellededir; zîrâ cemʹe nisbet olundukta kıyâs olan müfredine redd olunmaktır.
اَلسُّكَّانُ [es-sukkân] (sîn’in zammı ve kâf’ın teşdîdiyle) Sâkin olan kimseler; yukâlu: هُمْ سُكَّانُ فُلَانٍ Ve
سُكَّانٌ [sukkân] Geminin kıçına dahi derler, ذَنَبُ السَّفِينَةِ maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı