اَلْإِفْتِتَاحُ [el-iftitâḩ] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) فَتْحٌ [fetḩ] maʹnâsınadır; yukâlu: إِفْتَتَحَ الْبَابَ بِمَعْنَى فَتَحَ Ve bir nesneye âgâz ve ibtidâ eylemek maʹnâsı bundan me΄hûzdur, iftitâh-ı salât gibi. Ve nâkanın memeleri deliği vâsiʹ olmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِفْتَتَحَتِ النَّاقَةُ إِذَا صَارَتْ فَتُوحًا
اَلْإِسْتِفْتَاحُ [el-istiftâḩ] ve
اَلْإِفْتِتَاحُ [el-iftitâḩ] Bi-maʹnen; yukâlu: إِسْتَفْتَحْتُ الشَّيْءَ وَافْتَتَحْتُهُ Ve
اِسْتِفْتَاحٌ [istiftâḩ] Nusret taleb etmeğe dahi derler, إِسْتِنْصَارٌ [istinṡâr] maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı