اَلتَّقَبِّي [et-teḵabbî] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) Kaftan giyinmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَقَبَّى الرَّجُلُ الْقَبَاءَ إِذَا لَبِسَهُ Ve bir adama ense tarafından gelmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَقَبَّى زَيْدًا إِذَا أَتَاهُ مِنْ قَفَاهُ Ve bir nesne kubbe gibi çevresi kavuşuk yüksek olmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَقَبَّى الشَّيْءُ إِذَا صَارَ كَالْقُبَّةِ
اَلتَّقَبِّي [et-teḵabbî] (fethateynle ve bâ’nın zammı ve teşdîdiyle) Zikr olunan kaftanı giymek; tekûlu: تَقَبَّيْتُ إِذَا لَبِسْتَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı