اَلتَّقَتُّلُ [et-teḵattul] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) Bir işi sehl ve münâsibi vechiyle tutmak maʹnâsınadır ki yoluyla ve yollu tutmak taʹbîr olunur; yukâlu: تَقَتَّلَ فُلَانٌ لِحَاجَتِهِ إِذَا تَأَتَّى لَهَا Ve hatun edâ ve şîvesinden eğilerek ve bükülerek salını bulanı yürümek maʹnâsınadır; yukâlu: تَقَتَّلَتِ الْمَرْأَةُ فِي مِشْيَتِهَا إِذَا تَثَنَّتْ
اَلتَّقَتُّلُ [et-teḵattul] (fethateynle ve tâ΄-i sânînin zammı ve teşdîdiyle) Bir nesneyi tarîkıyla tutmak; yukâlu: تَقَتَّلَ الرَّجُلُ لِحَاجَتِهِ إِذَا تَأَتَّى لَهَا Ve
تَقَتُّلٌ [teḵattul] ʹAvret nâzla yürümeğe dahi derler; yukâlu: تَقَتَّلَتِ الْمَرْأَةُ فِي مِشْيَتِهَا إِذَا تَقَلَّبَتْ وَتَثَنَّتْ وَتَسَكَّرَتْ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı