el-ḣavlaʹ ~ اَلْخَوْلَعُ

Kamus-ı Muhit - الخولع maddesi

اَلْخَوْلَعُ [el-ḣavlaʹ] (جَوْهَرٌ [cevher] vezninde) Bu dahi peri dokunma gibi nâgehânî derûna ʹârız olan havf hâletine denir; tekûlu: أَخَذَنِي خَيْلَعٌ وَخَوْلَعٌ وَهُوَ الْفَزَعُ يَعْتَرِي الْفُؤَادَ كَأَنَّهُ مَسٌّ Ve şol kumarcıya denir ki kumarda baht ve ikbâli olmakla dâ΄imâ gâlib ola; yukâlu: هُوَ خَوْلَعٌ أَيْ مُقَامِرٌ مَجْدُودٌ يُقْمِرُ أَبَدًا يَعْنِي يَغْلِبُ صَاحِبَهُ Ve kesîrü’l-cinâyet oğlana denir; yukâlu: غُلاَمٌ خَوْلَعٌ أَيْ كَثِيرُ الْجِنَايَةِ Ve ahmak ve bî-magz adama denir; yukâlu: رَجُلٌ خَوْلَعٌ أَيْ أَحْمَقُ Ve üstâd ve mâhir kılavuza denir; yukâlu: دَلِيلٌ خَوْلَعٌ أَيْ حَاذِقٌ Ve sibâʹdan kurda ve gûl-ı beyâbânîye denir.

Vankulu Lugatı - الخولع maddesi

اَلْخَوْلَعُ [el-ḣavlaʹ] (ḣâ’nın ve lâm’ın fethi ve vâv’ın sükûnuyla) ve

اَلْخَيْلَعُ [el-ḣaylaʹ] (ʹalâ-vezni’l-mezbûri) Şol havftır ki nâgehânî kalbe ʹârız ola; ve minhu kavluhum: بِهِ خَوْلَعٌ وَخَيْلَعٌ أَيْ فَزَعٌ يَعْتَرِي فُؤَادَهُ كَأَنَّهُ مَسٌّ Yaʹnî ansızın tutulmuş gibi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı