اَلصُّفُونُ [eṡ-ṡufûn] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) At üç ayağı üzere durup dördüncü tırnağı dikmek maʹnâsınadır; yukâlu: صَفَنَ الْفَرَسُ صُفُونًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا قَامَ عَلَى ثَلَاَثَةِ قَوَائِمَ وَطَرَفِ حَافِرِ الرَّابِعَةِ Ve bir adam ayaklarını bir araya getirip saff eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: صَفَنَ الرَّجُلُ إِذَا صَفَّ قَدَمَيْهِ Ve bir nesneyi yere vurmak maʹnâsınadır; yukâlu: صَفَنَ بِهِ الْأَرْضَ إِذَا ضَرَبَهُ
اَلصُّفُونُ [eṡ-ṡufûn] (ṡâd’ın zammı ve fâ’nın zammı ve meddiyle) At zikr olunan vech üzere durmak; tekûlu: صَفَنَ الْفَرَسُ يَصْفِنُ صُفُونًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي Ve Maṡâdır’da اَلصَّفْنُḢbe-sum tırâşîden esb zemîn-râ” demiştir, yaʹnî at tırnağıyla yeri kazmaktır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı