اَلْعَبَابِيدُ [el-ʹabâbîd] (ʹayn’ın fethiyle) Her fırkası bir semte perâkende olan gürûh gürûh piyâde ve süvârîye denir; عَبَادِيدُ [ʹabâdîd] dahi bu maʹnâyadır. Ve bunların lafzlarından müfredleri yoktur. Ve
عَبَابِيدُ [ʹabâbîd] ve عَبَادِيدُ [ʹabâdîd] Tepelere denir, آكَامٌ [âkâm] maʹnâsına. Ve ırak yollara denir. Ve
عَبَادِيدُ [ʹAbâdîd] Bir mevziʹ adıdır. Ve iki kaynağın etrâfına denir; yukâlu: مَدَّ رَاكِبًا عَبَادِيدَهُ أَيْ مِذْرَوَيْهِ
اَلْعَبَابِيدُ [el-ʹabâbîd] (ʹayn’ın fethi ve bâ-i sâniyenin kesriyle) عَبَادِيدُ [ʹabâdîd] maʹnâsınadır; yukâlu: صَارَ الْقَوْمُ عَبَادِيدَ وَعَبَابِيدَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı