اَلْغَبُّ [el-ġabb] (ġayn’ın fethiyle) ve
اَلْغُبُوبُ [el-ġubûb] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Bu dahi davar suyu gün aşırı içmek maʹnâsınadır; yukâlu: غَبَّتِ الْمَاشِيَةُ غَبًّا وَغُبُوبًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا شَرِبَتْ يَوْمًا وَتَرَكَتْ يَوْمًا Ve ahbâb ziyâretine gün aşırı gelmek maʹnâsınadır; yukâlu: غَبَّ الزَّائِرُ عَنِ الْقَوْمِ إِذَا جَاءَهُمْ يَوْمًا وَتَرَكَ يَوْمًا Ve et çok durmakla bozulup kokmak maʹnâsınadır; yukâlu: غَبَّ اللَّحْمُ إِذَا أَنْتَنَ Ve bir yerde gecelemek maʹnâsınadır; yukâlu: غَبَّ فُلاَنٌ عِنْدَنَا إِذَا بَاتَ Ve minhu’l-meselu: “رُوَيْدَ الشِّعْرَ يَغِبَّ” بِالنَّصْبِ Yaʹnî “Nazm eylediğin eşʹârda temehhül ve te΄ennî ile birden ʹacele edip âşikâre eyleme, tâ ki üzerinden zamân mürûr edip sen dahi gereği gibi tehzîb ve tenkîh eyleyesin.” Bir mâddede istiʹmâl-i te΄ennî ve terk-i ʹacele eylemek maʹrizinde darb olunur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı