اَلْوَقَدُ [el-veḵad] (vâv’ın ve ḵâf’ın fethiyle) Âteşe denir, نَارٌ [nâr] maʹnâsına. Baṡâʹir’in beyânına göre bu İbn Fâris’ten menkûldür. Ve
وَقَدٌ [veḵad] Masdar olur, âteş yanmak maʹnâsına.
اَلْوَقْدُ [el-vaḵd] (وَعْدٌ [vaʹd] vezninde) ve
اَلْوُقُودُ [el-vuḵûd] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) ve
اَلْقِدَةُ [el-ḵidet] (عِدَةٌ [ʹidet] vezninde) ve
اَلْوَقَدَانُ [el-veḵadân] (fetehâtla) Bunlar da âteş yanmak maʹnâsınadır; yukâlu: وَقَدَتِ النَّارُ وَقَدًا وَوَقْدًا وَوُقُودًا وَقِدَةً وَوَقَدَانًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا اشْتَعَلَتْ
اَلْوَقَدُ [el-veḵad] (fethateynle) Bi-maʹnâhu eyzan.
اَلْوَقْدُ [el-vaḵd] (vâv’ın fethi ve ḵâf’ın sükûnuyla) Bi-maʹnâhu.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı