Miṡbâḩ’ın beyânına göre asl-ı hitâb mütekellim ile sâmiʹ beyninde vâkiʹ olan kelâmdır, خُطْبَةٌ [ḣuṯbet] ve خِطْبَةٌ [ḣiṯbet] ki ḣâ’nın zammı ve kesriyledir, ondan me΄hûzdur. Mevʹiża’da zamm iledir ki fuʹlet bi-maʹnâ mefʹûldür, نُسْخَةٌ [nusḣat] bi-maʹnâ مَنْسُوخٌ [mensûḣ] olduğu gibi. Cemʹi خُطَبٌ [ḣuṯab] gelir صُرَدٌ [ṡurad] vezninde. Ve خِطْبَةٌ [ḣiṯbet] ki ḣâ’nın kesriyledir, ismdir, dünürlük maʹnâsınadır. Ve dünürlük edene خَاطِبٌ [ḣâṯib] ve dünürlük husûsunda mâhir olan خَطَّابٌ [ḣaṯṯâb] denir. İntehâ. Ve
خُطْبَةٌ [ḣuṯbet] (ḣâ’nın zammıyla) Masdar olur, hatîb minberde hutbe okumak maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı