Ruḵâyʹ ~ رُقَيْعٌ

Kamus-ı Muhit - رقيع maddesi

رُقَيْعٌ [Ruḵâyʹ] (زُبَيْرٌ [zubeyr] vezinde) Bir şâʹir-i Vâlibî ismidir. Ve Rebîʹa b. er-Ruḵayʹ et-Temîmî verâ-yı hucurât-ı Nebevîden nidâ eden aʹrâbın birisidir. Yaʹnî ﴿إِنَّ الَّذِينَ يُنَادُونَكَ مِنْ وَرَاءِ الْحُجُرَاتِ﴾ kerîmesinin mantûkunca hucurât-ı mutahhara hâricinden taraf-ı nebevîye nidâ edenlerin birisidir. ʹUyeyne b. Ḩuṡayn ve Aḵraʹ b. Ḩâbis, Benû Temîm’den yetmiş kimse ile Medîne’ye vefâdetle vürûd edip Fahr-i enâm ʹaleyhi’s-selâm hazretleri harem-sarây-ı ʹâlîlerinde kaylûleye müştagil olmakla hâric-i hucurâttan “يَا مُحَمَّدُ أُخْرُجْ لَنَا” diye nidâ eylediler, ʹalâ-kavlin burada رُفَيْعٌ [Rufeyʹ] fâʹ iledir. Ve Mekke ile Baṡra beyninde رُفَيْعِيٌّ [Rufeyʹiyy] ıtlâk olunun su, mezbûra müntesibdir.

اَلرَّقِيعُ [er-reḵîʹ] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Ve

اَلْمَرْقَعَانُ [el-merḵaʹân] (مَرْتَبَانٌ [mertebân] vezninde) Ahmak ve şaşkın kimseye ıtlâk olunur; gûyâ ki ʹakl ve idrâki yamalı yâhûd yamaya ve meremmete muhtâcdır. Mü΄ennesi رَقْعَاءُ [raḵʹâ΄] ve مَرْقَعَانَةٌ [merḵaʹânet]tir; yukâlu: رَجُلٌ رَقِيعٌ وَمَرْقَعَانٌ أَيْ أَحْمَقُ وَامْرَأَةٌ رَقْعَاءُ وَمَرْقَعَانَةٌ Ve

رَقِيعٌ [reḵîʹ] Feleke, ʹalâ-kavlin evvelki feleke denir, zâhiren her biri üstündeki feleke nisbetle örülmüş yama menzilinde olduğu için.

Vankulu Lugatı - رقيع maddesi

اَلرَّقِيعُ [er-reḵîʹ] (râ’nın fethi ve ḵâf’ın kesri ve meddiyle) Dünyâ göğü, semâ-i dünyâ maʹnâsına. Ve fi’l-hadîsi: “مِنْ فَوْقِ سَبْعَةِ أَرْقِعَةٍ” Lafz-ı سَبْعَةٌ [sebʹat] sîga-i tezkîr üzere geldiği gûyâ ki سَقْفٌ maʹnâsı irâde olunmuştur. Ve

رَقِيعٌ [reḵîʹ] Ahmak olan kimseye dahi derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı