sâmir ~ سَامِرٌ

Kamus-ı Muhit - سامر maddesi

اَلسَّامِرُ [es-sâmir] İsmü’l-cemʹ[dir]. Pes سَامِرٌ [sâmir] müfred olarak istiʹmâli şâyiʹ olup بَاقِرٌ [bâḵir] ve جَامِلٌ [câmil] ve حَاجٌ [ḩâcc] kelimeleri gibi ism-i cemʹ olarak istiʹmâl eylemişler. Asl سَامِرٌ [sâmir]in cemʹi سُمَّارٌ [summâr]dır sîn’in zammı ve mîm’in teşdîdiyle; yukâlu: بَاتُوا سُمَّارًا وَسَامِرَةً وَسَامِرًا وَقَدْ يُقَالُ هَذَا سَامِرُ الْحَيِّ Ve

سَامِرٌ [sâmir] Geceler efsâne ve musâhabet edenlerin meclisine de ıtlak olunur; tekûlu: أَمْسَيْتُ اللَّيْلَةَ فِي سَامِرِ الْحَيِّ أَيْ فِي مَجْلِسِ سُمَّارِهِمْ

Vankulu Lugatı - سامر maddesi

اَلسَّامِرُ [es-sâmir] (mîm’in kesriyle) Mesel eden kimse. Ve

سَامِرٌ [sâmir] Mesel eden cemâʹate dahi derler, حُجَّاجٌ [ḩuccâc]a حَاجٌّ [ḩâcc] dedikleri gibi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı