el-ḵâžûr ~ اَلْقَاذُورُ

Kamus-ı Muhit - القاذور maddesi

اَلْقَاذُورُ [el-ḵâžûr] ve

اَلْقَاذُورَةُ [el-ḵâžûret] (hâ’yla) ve

ذُو الْقَاذُورَةِ [žu’l-ḵâžûret] Bunlar da nâs ile ülfet ve imtizâc edemez olan bed-hûy ve bed-mizâc kişiye denir; yukâlu: رَجُلٌ قَذُورٌ وَقَاذُورٌ وَقَاذُورَةٌ وَذُو قَاذُورَةٍ إِذَا كَانَ لاَ يُخَالِطُ النَّاسَ لِسُوءِ خُلُقِهِ Ve

قَاذُورَةٌ [ḵâžûret] Be-gâyet kıskanç olan bed-hûy adama denir ki bed-hûyluğundan kıskanmağı ifrât üzere ve bî-nemek eder ola; yukâlu: رَجُلٌ قَاذُورَةٌ أَيْ سَيِّءُ الْخُلُقِ غَيُورٌ Ve

قَاذُورَةٌ [ḵâžûret] Zinâ ve fücûra ıtlâk olunur. Kâle’ş-şârih; ve minhu’l-hadîsu: ḣمَنْ أَصَاب مِنَ هَذِهِ الْقَاذُورَاتِ شَيْئًا فَلْيَسْتَتِرْ بِسِتْرِ اللهِḢ أَرَادَ مَا فِيهِ حَدٌّ كَالزِّنَا وَالشُّرْبِ Ve

قَاذُورَةٌ [ḵâžûret] قَذُورٌ [ḵažûr] gibi deve sürüsüne karışmayıp dâ΄imâ alargada yatar olan deveye ıtlâk olunur; yukâlu: بَعِيرٌ قَذُورٌ وَقَاذُورَةٌ إِذَا كَانَ يَبْرُكُ نَاحِيَةً Ve bir nesneyi kerîh görmekle ekl eylemeyen adama ıtlâk olunur. Kâle’ş-şârih ve minhu’l-hadîsu: ḣأَنَّهُ عَلَيْهِ السَّلاَمُ كَانَ قَاذُورَةً لاَ يَأْكُلُ الدَّجَاجَ حَتَّى تُعْلَفَ الْقَاذُورَةَḢ هَهُنَا الَّذِي يَقْذِرُ الْأَشْيَاءَ وَأَرَادَ بِعَلَفِهَا أَنْ تُطْعَمَ الشَّيْءَ الطَّاهِرَ وَالْهَاءُ لِلْمُبَالَغَةِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı