težriyet ~ تَذْرِيَةٌ

Kamus-ı Muhit - تذرية maddesi

اَلْإِذْرَاءُ [el-ižrâ΄] (hemzenin kesriyle) ve

اَلتَّذْرِيَةُ [et-težriyet] (تَأْدِيَةٌ [te΄diyet] vezninde) Bu dahi yel bir nesneyi tozutmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَذْرَتْهُ الرِّيحُ وَذَرَّتْهُ إِذَا أَطَارَتْهُ وَأَذْهَبَتْهُ Ve

تَذْرِيَةٌ [težriyet] Bir adamı medh ve senâ eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; ıstılâhımızda uçurmak taʹbîr olunur; tekûlu: ذَرَيْتُهُ إِذَا مَدَحْتَهُ Ve maʹden türâbında altın araştırmak maʹnâsına müstaʹmeldir; tekûlu: ذَرَيْتُ تُرَابَ الْمَعْدِنِ إِذَا طَلَبْتَ ذَهَبَهُ

Vankulu Lugatı - تذرية maddesi

اَلتَّذْرِيَةُ [et-težriyet] (ʹalâ-vezni اَلتَّرْبِيَة [et-terbiyet]) Harman savurmak; minhu kavluhum: ذَرَّى النَّاسُ الْحِنْطَةَ Ve

تَذْرِيَةٌ [težriyet] Maʹden toprağında altın ve gümüş aramağa dahi derler. Ve

تَذْرِيَةٌ [težriyet] Koyunu kırkarken arkasında bir mikdâr tüy alıkomağa dahi derler ʹalâmet için. Ve bu hâssaten koyunda ve devede olur. Ve

تَذْرِيَةٌ [težriyet] Bir kimse hasebin medh etmeğe dahi derler; yukâlu: فُلَانٌ يُذَرِّي حَسَبَهُ إِذَا مَدَحَهُ وَرَفَعَ مِنْ شَأْنِهِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı